ÇÜRÜYEN OTLAR
    
    I
    
    Bilinmez hangi sehirde
    Yasarsin asktan habersiz,
    Küçük çakil tasim, nasil bulayim!
    Kaybolmussun bir kocaman nehirde.
    
    Bu kimin çocugu, der, seni görenler.
    Benim çocugum, diye, sesim gelir uzaktan.
    Bunca kötülügü bagislatir bakisin
    Yanaklarin kizarir aglamaktan.
    
    Bir gün sokakta rastlasam, ellerini
    Alsam avuçlarima oksasam.
    Sicakligini tanir da misralarimdan
    Kiz kardesimsin sanirlar belki.
    
    Son orada, ben burada
    Birbirimizden habersiz
    Ayri yaylalarda yeseren otlar gibi
    Bekleye bekleye çürüyecegiz.
    
    
    II
    
    Senin oturdugun sehirde
    Gökyüzü mavidir benimkinden,
    Çiçekler daha taze
    Kuslar bile güzeldir birbirinden.
    
    Sarkilar daha neseli, daha mahzun
    Aksamlar daha garipsi,
    Umut alabildigine genis,
    Umutsuzluksa denizler gibi;
    
    Trenler bile daha sevinçli
    Daha kederli gelir gider.
    Gençler bütün hasari
    Yaslilar büsbütün kederlidirler.
    
    Kadinlarin sütü daha gür, daha ak
    Çocuklarin istahi, yerinde,
    Gemiciler bile daha sarhostur
    Dogup büyüdügün sehirde.
    
    Garibim! Nazlim! Öksüzüm
    Hayal rüzgarlariyla emzir beni de
    Uzak ya, kokunu duyuyorum
    Gül gibi açildigin sehirde.
    
    Cahit Külebi
    (Modern Türk Siiri, düz. Ahmet Necdet,  Broy Yayinlari, 1993)